Pazar, Kasım 15, 2009

Radyokafa TOM

Adı Thom, soyadı Yorke. İngiliz. Tek gözü doğuştan tembel. İlkokulda bu arızası yüzünden korsan lakabıyla anılıp arkadaşlarının oyunlarına dahil olamadığı günden beri hayata karşı tepkili. "Hayattan intikamımı yaşayarak alıyorum." diyecek kadar hayattan nefret eden bir adam bu fakat nedense onunla ilgili ettiği laflar nedense "Siz giderken ben geliyordum." diyen cinsten. Sanatçı olmasından mütevellit çağını sevmeyenlerden. 97 de grubuyla beraber yayınladıkları "Pablo" albümünün 2. şarkısında "I dont belong here" diye avaz avaz bağırıp bir çok insana “Biz de buraya ait değiliz!” dedirtebilmiş bir müzisyen, şarkıcı, besteci, söz yazarı kendisi.Müzikal açıdan incelendiğinde, uzmanların varabildiği tek ortak nokta bu adamın müzik dünyasına gelen dahilerden biri olduğu. Eserlerinde matematiksel bir akor\nota dizilişi olmasa da onu dinleyenler ilk defa dinlediği bir şarkıda onun imzası olup olmadığını anlıyabiliyor.

Müzikal zekası ve hayata bakışı dışında protest tavrı ile de saygı görüyor insanlar tarafından. Popüler olmaya başladığı dönemde, gazetecilerin "Sıradaki intihar edecek şarkıcı sen misin?" temalı sorularından sıkılınca röportaj tekliflerine uzunca yıllar cevap dahi vermiyor. Bunun haricinde, Tony Blair karşıtlarıyla birlikte en önde slogan atıyor.

İlkeli, yaratıcı, radyo kafa bir adam. Bana göre olması gerken, Maradona gibi adam.


Tuğberk BÖRÜ
> Grup 1 <

Sanatçı Olmaya Dair

Sanatçı tanımı Türk Dil Kurumu’na göre ‘‘yaratıcı ve olağan dışı nitelikleri olan, sanat yapabilecek yetkide olan kişi’’ şeklinde yapılmıştır. Peki sanatçıları diğer kişilerden ayıran bu olağan dışı nitelikler nelerdir? Nedir onlara yaratıcı olmaya götüren?
Patti Smith, çağımızın punk-rock hareketinin en önemli temsilcilerinden, şarkıcı, söz yazarı, şair ve fotoğrafçı. Kendisinden sonra gelen R.E.M, Morrissey gibi birçok önemli sanatçı ve müzik grubuna ilham kaynağı olmuş bir eylemci, aktivist.
Mutlu bir çocukluk geçirdiğini, ancak büyük maddi sıkıntılar yaşadıklarını belirten sanatçıyı Amerikalı sanatçıların çoğunluğundan ayıran olay, ilk bas gitaristi Ivan Karl’ın bir Çekoslovakya mültecisi olması ile başlıyor. Bu olay, genelde ülkesinin sorunlarının dışına pek de çıkamamakla suçlanan Amerikalı sanatçıların aksine, dünya meseleleri üzerinde düşünülmesi gerektiğini hissettiriyor Patti Smith’e. Onlarca savaş karşıtı şiir, şarkılar, fotoğraf sergileri açıyor dünyadaki zulümlere dikkat çekmek adına.
Din, Patti Smith’in hayatında önemli bir rol üstleniyor. Gençliğinde sırt çevirdiği İsa, ilerleyen yaşamında kendisinin en önemli dostu, kurtarıcısı oluyor. Bu tip değişimleri de: ‘‘Sanırım hayatım sürekli ayarlamalar ve düzeltmeler ile geçti’’ şeklinde açıklıyor. Patti Smith, insanın değişebileceğini düşünenlerden.
Çağımız sanatından, yaşayışından pek de memnun olmayan bir sanatçı. Çağı ile fazla barışık değil. Sanatın fast-food kültürüne yenik düştüğünü, Hollywoord’un sinema sektörünün Mc Donalds’ı olduğunu düşünüyor. 60’lı yılları atlatabilen kişilerin gerçek birer kahraman olduğunu düşünüyor ancak birçok röportajında da belirttiği gibi o günleri de aramıyor değil.
Kişisel yaşamında çok sevdiği kişileri arka arkaya kaybetmesi, ki bunlar; kocası, kardeşi, çok sevdiği klavyecisi ve büyük bir hayranı olduğu Kurt Cobain’dir, gençliğinde yaşadığı maddi krizler, dünya meseleleri, din ve günümüz kültürüne olan tepkileri Patti Smith’i bize kazandıran başlıca elementler ve aynı zamanda sanatçı kimliğinin en önemli besin kaynakları olmuştur.

Referanslar:
http:\\en.wikipedia.org/wiki/Patti_Smith
http:\\www.brainyquote.com/qotes/authors/p/patti_smith_2.html

Murat SEZGİ
> Grup 1 <